Page 23 - Söz İle Sayı 2
P. 23
Felsefe bir etkinlik olarak hep insanın yanındaydı onun-
la beraber ilerliyordu, ama filozoflar doğayı anlamaya çalışırken insanı unut-
muştu. Bu nedir? Sorusu evrene aitti belki ama evrende insan da yaşıyordu, insan neydi?
Felsefi akıl uzun süre bunu sormadı . Fransız filozof Foucoult’unda dediği gibi “ insanın,
8
insanlık önüne konulan ilk problem olmadığı” felsefe tarihi içerisinde bu süreçte karşımıza
çıkmıştı . Özne nesneyi incelerken kendini unutmuştu, yani felsefe yaşamdan kopmaya,
9
filozoflar pratikle ilgilenmemeye, insanları dinlememeye başlamıştı. Filozofların birçoğu
bu konuda suçlandı. Örneğin Anaxagoras Atina’nın o zamanda geçirmekte olduğu siyasi
10
problemleriyle hiç ilgilenmeyip bir Nous tutturmuş gitmişti, tam bir doğa filozofuydu.
Anaxagoras’ı tanrı tanımaz diye Atina’dan sürdürenler aslında aynı zamanda onu insanla
ilgilenmediği için suçluyorlardı . Bu suçlamalar karşılığında Anaxagoras’ın Atinalılara ce-
11
vabı ise tam olması gerektiği gibiydi‘ susun deyip gökyüzünü göstererek, aslında ülkemle
herkesten çok ilgileniyorum ama anlayan yok’. Anaxagoras Bütün bunları da Atinalılar
için yaptığını düşünüyordu onların dediklerini anlamayacak kadar doğayla bütünleşmiş-
ti. Platon’un aktarmasıyla Thales’in de başına gelen hiçte farklı değildi aslında, Miletliler
Thales’in önündeki çukuru görmeyip içine düştüğünü söyleyip gülmüştü . Miletlilerin,
12
Efhesosluların veya Atinalıların filozoflara gülerken vurgulamak istediği “Doğayı anlaya-
lım tamam; ama insan nerede, nasıl düşünür, nasıl yaşamalı, bunlarla hiç ilgilenmediniz”
değil miydi? Yaşamın içinden çıkan felsefeyi tekrar yanlarına çağıran bir çığlıktı belki de
bu…
Doğa filozofları çok büyük bir adımdı felsefe tarihinde ama eksikti bir şeyler ve bu ek-
sik tamamlanmak için demokrasi hareketinin kendisini göstermesini bekleyecekti . Atina
13
Perslilere karşı kazandığı o büyük zaferden sonra bir demokratikleşme sürecine girmişti .
14
Sosyo-kültürel yapı hızla değişmekteydi, bilgili bireylere duyulan ihtiyaç hızla artmaktay-
dı. “5. Yüzyılın ortalarında Atina’daki demokratik gelişmeler, belli bir yetişme gerekse-
mesine de yol açmıştır. Bundan dolayı bilgi de pratik- sosyal bir değer, bir güç olmuştu.”
15
Perikles’le birlikte oluşturulmak istenen yeni yönetim şekli demokrasi, seçimi esas aldığı
için artık insanların yetiştirilmesi gerekiyordu . Bu açığı kapatabilmek için Sofistler felsefi
16
bilgilerini ilk defa halka aktardı. Atina’daki gelişmelere paralel olarak özellikle retorik(gü-
zel konuşma) çok önem kazanmıştı. Seçmenleri ikna etmek ve seçimi kazanabilmek için
bu zorunluydu . Bu sefer felsefe parayla satın alınan pragmatik bir yapıya büründü. Artık
17
filozoflar doğayla değil insanla ilgileniyordu ama parası olan felsefi bilgiyi kendi çıkarı
için satın alabiliyordu. Halk felsefeyle kucaklaşmıştı ama burada tekrar halk kavramının
tanımının yapılması bir gereklilik
8 Frederick Copleston, 1993, History of Philosophy
9 W. C. K. Guthrie, 1986, A History of Greek Philosophy: Volume 4, Plato: The Man and his Dialogues: Earlier Period (Plato - The
Man & His Dialogues - Earlier Period)
10 Diogenes Laertios,2003, Çev: C. Şemtuna , Ünlü Filozofların Yaşantıları ve Öğretileri
11 Thomas C. Hunt, Stanley m. Honer,1996, Çev: Hasan Ünder, Felsefeye Çağrı s.12.
12 Karl Jaspers, 1995, Çev: İsmet Zeki Eyüboğlu, Felsefe Nedir? s.49.
13 Afşar Timuçin, 2002, Düşünce Tarihi 1
14 Bryan Magee, 2001, The Story of Philosophy
15 Macit Gökberk, 1993, Felsefe Tarihi s.42.
16 Kentlilerin özgür seçimiyle İ.Ö. 430’a değin aşağı yukarı 30 yıl yönetimde bulunan Perikles’ in bilgece önderliği altında en
mutlu ve en parlak çağdır. Bütün filozoflar Atina’ya davet edilmiş ve Atina en refah dönemini yaşamıştır.
17 Frederick Copleston, 1993 History of Philosophy, Volume 1 (History of Philosophy)
16