İl Millî Eğitim Müdürümüz Murat Yiğit'in '18 Mart Şehitleri Anma Günü Ve Çanakkale Deniz Zaferi' Mesajı
Çanakkale Zaferi; azim, kararlılık ve fedakârlığın birleştiği olağanüstü bir mücadeledir. Birinci Dünya Savaşı içinde ayrı bir özelliği olan, tarihin akışını değiştiren, bağımsızlığı uğruna canını vermekten çekinmeyen, birlik ve beraberlik ruhuyla tüm dünyaya örnek olan Türk Milletinin kahramanlık destanıdır.
Çanakkale Boğazı'nı gemilerle geçemeyeceklerini anlayıp topraklarımıza karadan girmeyi deneyen İngiliz, Fransız, Avustralya, Yeni Zelanda, Anzak ve diğer askeri güçler, 25 Nisan 1915 günü karadan çıkarma yapmaya başlamışlardı. Cephanesi biten askerlerine karşı 19. Tümen Komutanı Mustafa Kemal Atatürk "Süngü tak!" emrini vererek yıllarca Türk Milletinin hafızasından silinmeyecek olan "Ben size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum." sözünü söylemiştir. Bunun için Çanakkale'yi yalnızca rakamlarla anlatmak, meselenin önemini vurgulamakta yetersiz kalır. Çanakkale Zaferi, aziz milletimizin kahraman ordumuzla birlikte tek vücut olup tarihe şanlı bir sayfa olarak nakşettiği bir destanın adıdır. Birlik ve beraberliğimizin en büyük timsallerinden biri olan bu destan, kadın-erkek, yaşlı-genç demeden aziz milletimizin işgal güçlerine asla geçit vermeyeceğini, Çanakkale'nin ve her karış vatan toprağının asla geçilemeyeceğini ilan etmiştir.
Bu vatanın evlatları Çanakkale'de bir ulusun kaderini ve tarihin akışını değiştiren eşsiz bir zafere imza atmıştır. Millet olmanın anlamını kavramak için tarihimizi unutmamalıyız. Çanakkale Zaferi'ni tarihe kazıyan Çanakkale ruhunu hatırladığımız müddetçe hiçbir şeyin imkânsız olmadığını göreceğiz. Öyle ki Seyit Onbaşı'nın; 15'lilerin; 57. Alay'ın; eşini savaşa, aşını cepheye gönderen kadınlarımızın; Anafartalar'da sayıca çok küçük bir orduyla çok büyük bir düşman ordusunu bozguna uğratanların ve kefenleri toprak olan nice isimsiz kahramanın başarısı akılla değil ancak yürekle hissedilir.
Bu mukaddes vatan topraklarının korunması ve bayrağımızın dalgalanması için birlik, beraberlik ve bütünlük içinde verilen mücadeleyi millet olarak idrak etmeli, gelecek nesillere bu bilinci aktarmayı, bu güzel vatanı bizlere emanet eden ecdadımıza karşı bir borç bilmeliyiz. Bu ulvi sorumluluğu ilelebet yaşatmalı, istiklal ve istikbalimize her zaman sahip çıkmalıyız. Çanakkale'yi Çanakkale yapan, bitmek tükenmek bilmeyen düşman mermilerinin sesi değil, yaralı düşman askerini sırtına alarak onu düşman mevziisine kadar götürerek, işgalci askerlere insanlık dersi veren kahraman Mehmetçiğimizdir.
18 Mart 1915 tarihinde o dönemin en büyük donanması karşısında elde edilen Çanakkale Zaferi, tarih kitaplarına altın harflerle yazılmıştır. Vatan Şairimiz Mehmet Akif Ersoy'un kaleminden dökülen "Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker / Gökten ecdat inerek öpse o pak alnı değer" dizeleri, Çanakkale Zaferi'nin ne kadar değerli ve eşsiz oluşunun göstergesi olmuştur.
Unutulmamadır ki Çanakkale Zaferi kolay elde edilmemiş ve Türk Milletinin Anadolu'daki varlığının devamı bu savaşın kazanılması ile mümkün olmuştur. Bu zafer, milletimizin kaderini olumlu yönde değiştirmekle kalmayıp, dünya milletlerinin düşünce yapısının değişimine de büyük etki etmiştir. Bize düşen, bizi biz kılan değerleri taşımak, geçmişten alınan güçle yeniliklerin izini sürmek, kendi birikimlerimizin kıymetini bilmektir. Birlikte başarmanın ne demek olduğunu gösteren 18 Mart Çanakkale Zaferimizin 107. yıl dönümünde; başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bu toprakların bize yurt olmasını sağlayan tüm Türk Büyüklerini, Aziz Şehitlerimizi, ebediyete irtihal eden Kahraman Gazilerimizi rahmet, şükran ve minnetle anıyor, Onların destansı kahramanlıklarının, eşsiz fedakârlıklarının tüm gençlerimize örnek olmasını diliyorum.