Page 12 - Söz İle Sayı 2

Saat 09.20

İnebolu’ya yanaştık. Vapurun sallanması durunca güverteye çıktık.
Kaptan birkaç görevliyi ihtiyaçlar için bir sandalla ilçe merkezine gönderdi.
Paşa’nın yanına uğradım. Paşa, kitaplar, haritaları ve notlarıyla meşguldü. Sürekli çay, kahve ve sigara
içiyordu.

18 MAYIS 1919
Saat 05.00

17 Mayıs’ı 18 Mayıs’a bağlayan geceyi çok fena geçirdik.
18 Mayıs öğle üstü Sinop Limanı’na girdik. Çok şükür sallantı kesildi.
Yataklardan fırladık. Tıraş olduk, yıkandık. Güvertede hava aldık, güneşlendik. Dr. Refik’in nane suyu aklı-
mızı başımıza getirdi.

Saat 15.00

Bizimle gelip karaya çıkan Liva Mutasarrıfı Mazhar Tevfik Bey Sinop’tan bize İzmir’in işgali ile ilgili yazılı
bilgi getirdi. İzmir’deki çatışmadan sonra Yunan birlikleri şehri terk etmek zorunda kalmışlar. İngilizler,
Yunanlıların yerine İzmir’i işgal edip hükümeti görevini yapmaya çağırmışlar. Kabine istifa etmiş. Padişah
yeni kabine kuruluncaya kadar aynı sadrazamın vekaleten görevi yürütmesini emretmiş.

İzmir’in işgali ile ilgili pek de açık olmayan bu haberler bizi çok üzdü.

19 MAYIS 1919
Saat 06.25

Karadeniz; büyük ve mavi bir su...

Mağrur ve hırçın...

Yere inmiş telaşlı bir gökyüzü...

Günler denizde geçti, dalgalar birbiri ardınca devrildi, üzerimize güneş birkaç kez doğup battı, ayaklarımız
çoğu zaman gemide oturmaktan şişti de hiç kimse dönüp arkasına bakmadı.

Aslolan yol değil, yola çıkma niyetiydi, yolda geçen zamandı çünkü.

Uzaktan Karadeniz kıyısına yapıştırılmış mavi bir pul gibi görünen Samsun’da güzel bir bahar havası vardı.
Kurmay Binbaşı Mahmut Ekrem Bey, sandalla gemiye yanaştı. Ekrem Bey, güvertede bulunan Mustafa
Kemal Paşa’nın yanına gelerek askerce bir selam verdi. “Hoş geldiniz Paşam!” dedi. Mustafa Kemal Paşa’yı
Samsun’da ilk karşılayan Mahmut Ekrem Bey’di. Kayıkçı Karakaş Mustafa, beşer kişilik gruplar halinde her-
kesi Tütün İskelesi’ne çıkardı. Sonra atlar, en son otomobil…

Mustafa Kemal Paşa ve karargâhı, iskelenin her iki tarafına sıralanmış halkın yanı sıra derme çatma bir
bando ve yine işgal kuvvetlerince silahlarına el konmuş, oradan buradan toplanan derme çatma küçük bir
askeri birlik karşıladı. Karşılayanlar arasında Vali ve Belediye Başkanı yoktu. Yerlerine birilerini göndermiş-
lerdi.

Paşa, Mıntıka Palas Oteli’ne yaklaşırken soldaki tütün fabrikasından bir alkış tufanı koptu. Gri beyaz önlük-
leriyle kadın erkek çok sayıda işçi Paşa’yı alkışlıyordu.
Bizi burada karşılayanlardan iki kişi dikkatimi çekti: Kayıkçı Karakaş Mustafa ve Sakine Hanım.
Sıddık Akbayır

5